2 Ocak 2014 Perşembe

Karimin Metres Olmasina Sesim Cikmadi!

Evlilik yil dönumumuzde, karim Pelin’e surpriz yapmak istiyordum. Hep istedigi, ama butcemizin cok ustunde, yeni acilmis unlu bir bara göturdum. Maddi durumum elvermedigi icin, bunun icin karimdan habersiz bankadan ihtiyac kredisi cekmistim. Ama o gece barin özel bir parti icin kapali oldugunu ögrenince uzulmus, kapidaki görevliyi ikna edip girmeye calisiyorduk. O sirada yanimizda beliren iyi giyimli orta yasli bir adam, kapidaki görevliye, “Onlar benimle beraberler!” deyince, görevli elindeki listeye bile bakmadan yana cekildi... 


Adamla birlikte iceri giriverdik. Cok sevinmistik. Iltimasli bir durumda olmak da cok hosumuza gitmisti. Pelin’le birbirimize bakip guluyorduk. Karim Pelin varlikli bir ortamda, oldukca simarik buyumustu. 4 yil önce babasinin iflasindan nihayetraki hayatina halen alisamamisti. O varlikli rahat hayati dogal hakki olarak göruyordu. Ben de Pelin’in hak ettigi hayati yasamasini istiyordum. Onun icin buraya girmis olmak bizi özellikle mutlu etmisti. Kalabaligin cok seckin oldugu belliydi... 

Icerde adama gulumseyerek elimizi uzattik. “Ben Kerem!” dedim. Karim da, “Ben de Pelin!” dedi. Adam da kendini tanitti. Ismi Nusret imis. Benimle el sikisti. Sonra da karimin gözlerinin icine bakarak, iki eliyle tuttugu elini öptu. Pelin’in urperdigini gözlerimle gördum... 

Bardaki parti, yayina yeni baslayan bir derginin tanitimi icinmis. Nusret beyle sohbete basladik. Eski bir Istanbul ailesinden geldigi belliydi. Yakisikli degildi, ama baska bir cekiciligi vardi. Ickiler su gibi icildikce samimiyet artiyor, ama iliskinin dengesi hic degismiyordu. Biz ona hep Nusret bey diyorduk, o da bize Pelin ve Kerem. Nusret beyin 45 yasinda ve konutli oldugunu, bizim yaslarimizda bir ogluyla bir kizinin oldugunu ögrendik. Biz de ona universiteyi bitirir bitirmez konutlendigimizi ve simdi 2 yillik konutli oldugumuzu söyledik. 

Nusret bey anlattigi hikayelerde capkinligi konusunda hic cekingen degildi. Ama direkt olarak da Pelin’e asilmiyordu. Sakin ve agir tavri ona gittikce daha cok saygi duymamizi sagliyordu. Karim bu tur erkeklere her zaman ilgi duyardi. Nusret beyin esprilerine gittikce daha cok guluyor, anlattigi hikayelere gereginden fazla olumlu tepki gösteriyordu. Her halinden onu etkilemeye calistigi belliydi. Nusret bey garsona surekli ickilerimizi tazelemesini söylerken, bize gösterdigi ilginin benim de hosuma gittigini hissettim... 

Nusret bey bir fasila bize, “Siz keyfinize bakin, ben biraz ayrilacagim!” dedi. Yakinimizdaki bir grubun yanina gitti. Onlar konusurken iraktan seyretmeye basladik. Herkes ne kadar saygi gösteriyor, önem veriyordu Nusret beye. Karim gözlerini ona dikmis, “Ne kadar etkileyici biri. Deli gibi istiyorum onu!” dedi. O anda artik benim engelleyebilecegim bir sey olmadigini biliyordum. Karim kivirtarak benden iraklasti. Dans eden kalabaligin fasilasina karisti. Herkesin ilgisini cekmesi fazla zaman almadi. 

Pelin’in ustundeki mavi dar mini esbap sutun gibi bacaklarini cömertce sergiliyordu. Etrafta baska cekici kizlar olmasina ragmen, butun erkeklerin ilgisi ondaydi. Dans ederken incecik kumasin altinda titreyen diri göguslerinin sutyensiz oldugu belliydi. Etrafindaki erkeklerin sayisi kisa zamanda uc olmustu. Uzun dalgali sari saclari dagilirken isikta parliyordu. Yuvarlacik cikik poposu her salinisinda baska bir guzel görunuyordu. Pelin etrafindaki erkeklere pas verirken, fasila sira da Nusret beye capkin bakislar atiyordu. Istediginin Nusret bey oldugu asikardi. 

Nusret bey bir sure nihayetra icinde oldugu gruptan ayrilip yanima geldi. Benimle beraber karimi seyretmeye basladi. Bana dönup, “Karin tam bir felaket. Cok seksi. Lolita gibi!” dedi kendinden emin bir gulumsemeyle. Sanki karimdan degil de, satisa cikardigim bir fahiseden bahsediyordu. Cocukca bir sevincle gulumseyerek, “Tesekkur ederim. Öyledir benim karim!” dedim. Sevincim karimin istedigi oluyor diye miydi, hayirsa benim de saygi duydugum biri ondan hoslandi diye miydi bilemedim. 

15-20 dakika nihayetra Nusret bey gözunu ayirmadan izledigi karima eliyle gel isareti yapti. Karim dans etmeye devam ederek diger erkeklerin fasilasindan suzulup yanimiza geldi. Yuksek sesli muzikten sesini duyurabilmek icin karimi belinden tutup kulagina bagirarak, “Ne kadar guzel dans ediyorsun sen!” dedi. Pelin muzigin ritmiyle halen oynatip durdugu kalcalarinda oksarcasina dolasan ele aldirmadan, “Guzel dans ederim. Özellikle hosuma giden bir erkegin önunde olursam!” diyerek yanitladi. Nusret bey sanki anlamamis gibi, “Kimmis o sansli erkek?” diye sordu. Pelin elini uzatip Nusret beyin kalcasini oksayan kurek gibi elini tuttu, simsiki poposuna bastirdi ve gözlerinin icine bakarak, “Sizin!” dedi. 

Nusret bey zaten görebildigi seyi karimin agzindan duymaktan mutlu gulumsedi. Ne benden, ne de etraftakilerden cekiniyorlardi. Pelin artik konusurken ona dokunuyor, gözlerinin icine bakiyor, genc kiz gulucukleriyle ve fasilada isterik kahkahalar ile susluyordu sözlerini. Bu hale geldiginde karimin karsisindaki erkege teslim oldugunu biliyordum. Yasli kurdun da bunu benden cok daha iyi bildiginden hic suphem hayirtu. 

Nusret beyin arkadasi oldugunu tahmin ettigim bir yasiti bir erkek yaklasip, “Nasilsin Nusret?” diyene kadar bir birlerine kur yapmaya devam etiler. Nusret bey arkadasini basindan cabuk savmasini bildi. Sonra da karimin elinden tutup, “Gelin cocuklar, daha sakin bir yere gidelim!” dedi. Nusret bey Pelin ile el ele, ben de yanlarinda, cikisa dogru yuruduk. Sef garson yanimiza gelince, Nusret bey karimin elini birakti, cebinden kalin bir cuzdan cikardi. Nerdeyse benim 2 aylik maasim kadar olan hesabi ödedi. Sonra da garsonundan vestiyerine kadar Yuzluk banknotlar halinde bahsisler dagita dagita mekanin kapisina kadar geldik. Sanirim bizim icin bu nihayet darbe oldu. Karimla göz göze geldik bir an, kocaman kocaman acilmisti gözleri, adamin dagittigi paralari gördukten nihayetra. 

Nusret beyin fasilabasi hemen geldi. Son model, kocaman, kara bir fasilabaydi. Söför arka kapiyi acti. Nusret bey Pelin’i nazikce fasilabaya bindirdi. Karim nihayet derece hosnut, mini eteginin kasiklarina kadar acilmasina, soför dahil hepimizin kuloduna kadar görmemize aldirmadan rahat kinetiklerle gecti, oturdu. Nusret bey kendisi de bindi. Ben de arkalarindan binmeye ruzgartendim, ama söför kibarca beni ön koltuga yöneltti, “Burada daha rahat edersiniz beyefendi!” dedi. Biraz bozularak, “Ha, tabii...” dedim. Ön koltuga oturdum. Araba yeni deri kokuyordu. 

Söför kapimi kapatti. Kendisi de bindi, “Villaya mi beyefendi?” diye sordu. Evet cevabini alirken kinetik etmistik bile. Arabanin sessizligine ragmen Nusret beyin kalin boguk sesini duyuyor, ama cogu zaman ne dedigini anlamiyordum. Karimin fasila sira (Evet, Hayir) dedigini ve guluslerini duyuyordum. 

Sesleri kesildiginde öpustuklerini anladim. Yan gözle soföre baktim, yuzunde pis bir siritmayla dikiz aynasindan arkada olanlari izliyordu. Kendimi kötu hissettim. Benim azgin fingirdek karim, ucuz bir fahise gibi, soföre ve bana aldirmadan baska bir erkekle arka koltukta fingirdiyor, sevisiyordu. Sonra gözumun önune Nusret beyin barda dagittigi banknotlar, kalin cuzdaninin göruntusu geldi. Bos verdim herseye, kendimi deri koltugun rahatligina biraktim. 

Yol fazla surmedi. 15 dakika nihayetra demir bir kapidan girip, guzel bir villanin önunde durduk. Söför hemen inip arka kapiyi acti. Önce Nusret bey indi, elini uzatti ve Pelin’in inmesine yardim etti. Ben de indim fasilabadan. Ne yapmam gerektigini bilmiyordum. Bekci oldugunu tahmin ettigim bir adam konutin yan tarafindan kosarak geldi, “Hos geldiniz Nusret bey!” dedi, villanin gösterisli ön kapisini acti. Nusret bey Pelin’in beline sarilip iceri girdiler. Ben de arkalarindan girmeye ruzgartenirken, Nusret bey, “Seni ben nihayetra cagiracagim. Simdilik burada bekle!” dedi. 

Bir sey söylemeden aptal aptal durdum, arkalarindan baktim. Kapi kapandi. Simdi geriye dönmem gerekiyordu, ama söförle yuz yuze gelecegimi dusunerek utandim. Onun da bekleyecegi belliydi. Söförun, “Gel kocum fasilabada otur!” diyen sesiyle kendime geldim. Artik bana beyefendi demiyordu. Patronu hayirtu ortalikta. Bu duruma asina oldugu besbelliydi. Pek fazla göz göze gelmemeye calisarak fasilabaya girdim. Onunla muhattap olmak istemiyordum. Suklum puklum, konusmadan oturdum. 

Sessizligi o bozdu, “Yenge de pek hosmus. Karin mi?” dedi. Isteksizce, “Evet...” dedim. Söför, “Nusret bey böyle ufak tefek genc kizlara bayilir. Cogu zaman böylesi cikmiyor. Onun icin keyifli görunuyor bu aksam...” dedi. Karimin guzelligi, seksiligi onun da hosuna gitmisti sanki. Hos, Pelin’in, ayni anda hem masum bakire, hem seksi fahise olabilen göruntusunu görup de ic gecirmeyen, siki kalkmayan erkege rastlamamistim ya... 

Söför, “Zor geliyor mu sana?” diye sordu. Sesinde samimiyet ve sicaklik vardi. Biraz daha yakin hissettim kendimi ona. Birinin yakinligina ihtiyacim vardi acikcasi. “Eh, tabii agir geliyor...” dedim. Söför babacan bir gulusle, “Alisirsin oglum, zevk de alirsin. Sen öyle birine benziyorsun. Buraya gelinceye kadar agzini acip bir sey diyemedigine göre...” dedi. Sonra ayni gulumsemeyle, “Nusret bey senin hatundan hoslanirsa seni de ihya eder!” dedi. 

Zevk alacagimi söylemesine gerek olmadigini, zaten o utanc verici zevki aldigimi ona itiraf edemedim. Ama anlamis olacak ki, “Sessiz olursan seni onlari duyabilecegimiz yere götururum.” dedi. “Peki...” dedim uysalca. Eliyle gel isareti yaparak yurumeye basladi. Arkasina takildim. Evin arkasina dogru yuruduk. Etrafta baska bir konut olmadigi icin sessizligin icinde karimin haykirmalari duyulmaya basladi. Hafif bir isigin geldigi ikinci kattaki pencerenin altindaydik. Ne cabuk baslamislardi. Nasil hemen karim böyle bas bas bagirir hale gelmisti? 

Karim normalde sikilirken inlerdi, ama böyle bagirdigi pek nadirdi. Zevk haykirislari yukseldikce sikimin kalktigini, sertlestigini hissettim. Söförun de eli de apis fasilasina gitmisti. Pantolonunun uzerinden sikini duzeltti. Sonra da sessizce, “Uff... Ulan senin orospu iyi bagiriyor!” dedi ve pantolonunun ustunden yaragini avuclayip oynamaya basladi. Gayri ihtiyari ben de ayni seyi yaptigimi ayrim – nuans – baskalik ettim. O daha fazla beklemedi, pantolonunun kemerini cözdu, donuyla birlikte asagi indirdi. Elini tukrukleyip, disari cikan yaragina asilmaya basladi. 

Artik kendimi engelleyemiyordum, ben de aynisini yaptim. Asilmaya basladim. Öyle garip, anlatilmaz bir durumdu ki! Kendimi taniyamiyordum. Bugune kadar hic tanimadigim bu adamla yan yana, pencerenin altinda karimin sikilirken cikardigi seslere 31 cekiyordum. Soför kulagima yaklasip, “Acele etme... Nusret bey bosalmadan uzun uzun siker senin kariyi! Tadini cikar!” dedi. Bir sey söylemeden basimi salladim. Kulaklarimda karimin cigligi ve vucutlarinin birbirine carpmasinin sesiyle kendimden geciyordum... 

Birazdan karimin haykirmalari artti. “Aahhh! Nusret’im! Erkegimmm! Sik beni!” diye bagirdi. Artik sadece ciglik atiyordu. Karim geliyordu. Bir kac dakika surdu gelmesi. Onun böyle kendini kaybetmis bir halde bosaldigini hic duymamistim. Nusret bey, “Offff... Amina kodugumun kucuk orospusu!” diye soluya soluya basiyordu karima. “Daraciksin amcik! Simdi beni de getireceksin...” dedi, hemen ardindan da bögururcesine sesler cikartarak bosaldi. Sonra sesleri duruldu. 

Söför hizla pantolonunu toparlamaya basladi. “Hassiktir! Senin orospu karin patronu cabuk getirdi! Toparlan, gitmemiz lazim hemen!” dedi. Söförun panigini anlamadim, ama ben de telaslandim. Pantolunumu cektim aceleyle. Sessizce kactik ordan. Evin önune geldigimizde, “Nusret bey asla bu kadar cabuk gelmezdi, senin karinin muamelesi cok iyi olmali! Nusret bey bir sey istemek icin telefon eder bazen, onun icin korktum. Pencerenin altindayken benim telefon calsaydi boku yemistim!” dedi. 

Nusret beyden telefon gelecek diye bekleyerek bir daha arkaya gitmedik. Iki saate yakin konustuk. Söförun adi Kemal imis. Nusret bey cok guvenirmis kendisine. Ben de kendimden bahsettim. Karimin erkeklerden ne kadar hoslandigini ve benim bunu bilerek konutlendigimi anlattim. Akli almadi, ama dinlerken eglendigini hissettim. Benden 5-6 daha buyuktu. Bekardi. Simdi gönlunu eglendiriyordu. Ama, temiz bakire bir kiz bulup konutlenmeye niyetliydi. “Ben namusuma duskunum! Kari dedigin konutinin, erkeginin kadini olur. Bir erkege yan gözle baksin öldururum valla. Nusret bey de öyledir. Bakma, önune gelene kayar, ama karisinin yeri baskadir. Sen de biraz karina sahip cik diyecegim, ama gec kaldin galiba!” deyip gulmeye basladi. “Senin kari meta canim... Sen ona sahip cikamazsin zaten! O yolun yolcusu o!” derken, ben sadece dinliyordum. 

Sonunda Kemal’in telefonu caldi. Hemen acti. “Tabii Nusret bey!” dedi. Birkac defa daha, “Tabii... Tabii...” dedi. Telefonu kapatinca, bana, “Gel bakalim!” deyip kapiya dogru yurudu. Iceriye girdik. Gösterisli bir antrenin ardindan los aydinlatilmis buyuk ve etkileyici salona girdik. Zenginlik konutin her kösesinde hissediliyordu. Modern, ak agirlikli dekorasyon cok hosuma gitmisti. 

Merdivenin ardindaki bölumu göstererek, “Bak burasi bar...” dedi. Ickileri, bardaklarin yerlerini gösterdi. “Ben bir sey istemiyorum!” dedim. Guldu, “Senin icin degil salak! Nusret bey talimat verdi. O istedigi zaman götureceksin!” dedi. Bunu dusunemedigim icin kendime kizdim. Mutfagi ve diger yerleri gösterdikten nihayetra ust kata ciktik. Heyecanlanmaya baslamistim. Yanlarina gidiyorduk galiba. Nasil davranacaktim? Ne yapacaktim? Nasil konusacaktim? Agzim kurumustu heyecandan. Holun nihayetunda, hafif isik gelen odaya yaklastikca kalbim yeriden cikacak gibiydi. Az önce altinda karimin sikisme seslerini dinleyerek 31 cektigim oda olmaliydi bu. 

Kemal öksurerek geldigimizi belli etti. Iceriden, “Gelin, gelin!” diyen Nusret beyin sesini duyduk. Kemal önde ben arkada iceri girdik. Kocaman yatak odasinin ortasinda onunla orantili buyuklukte bir yatak vardi. Odanin icinde yogun bir seks kokusu vardi. Yari oturmus vaziyetteki Nusret beyin gögsune basini dayamis olan karim cok mutlu görunuyordu. Narin elleri onun killi gögsunu oksuyordu. Ikisi de göguslerinin ustune kadar örtuluydu. Herhalde biz gelmeden örtmuslerdi ustlerini. Saci basi daginikti karimin. Dudaklarinda ruj kalmamis, bulasmisti. Bana bakip yorgun yorgun gulumsedi. Nusret beye ayip olmasin diye karsilik veremedim. 

Nusret bey bir eliyle karima sarilmisti, digeriyle omuzunu oksuyordu. Muhabbetlerini kesmis gibi sucluluk duydum, ama kendisi cagirmisti bizi. Nusret bey kendinden emin, ama artik daha sevecen sesiyle bana, “Kemal sana her seyin yerini gösterdi mi?” dedi. “Evet, Nusret bey.” dedim. “Hadi bakalim o zaman bana bir buzlu Viski getir!” dedi. Karima da birsey icmek istiyor mu diye soracaktim ki, “Pelin’e de aynisindan getir!” dedi. Sonra da karima döndu, “Seni istedigim gibi yeniden yaratacagim!” dedi gulumseyerek. Karim da kikirdayarak killi gögsune öpucuk kondurdu ve “Ben bilmem, beyim bilir!” dedi. 

Nusret bey bana, “Hadi bakalim, git getir simdi!” deyip, Kemal’e de, “Kerem ickileri hazirlayincaya kadar bekle, bir yanlis yapmasin, nihayetra konutine gidebilirsin!” dedi. Kemal, “Tabii Nusret bey!” dedi. Ikimiz tam odadan cikiyorduk ki, “Dur bak, seninle biraz oyun oynayalim. Asagida soyun ve Pelin’in kulodunu giy, öyle gel!” dedi. Etrafa bakinip karimin kulodunu fasiladi. Bulamayinca, “Durmayin orada! Arasiniza!” diye kizdi. Kemal’le ben yatagin etrafinda dolasip karimin kulodunu fasilamaya basladik. Sonunda Kemal yatagin dibinde buldu, “Buldum Nusret bey!” dedi. 

Karimin minik pembe kulodu Kemal’in elinde, beraberce odadan ciktik. Asagiya ininceye kadar Kemal karimin kulodunu koklayip, “Off, cok guzel kokuyor yaa!! Halen sirilsiksam!” deyip durdu. Asagidaki bara indigimizde, “Hadi Kerem, giy bakalim karinin kulodunu!” dedi. “Sen gittikten nihayetra giyerim...” dedim. Ama israrlarina nihayetunda daha fazla karsi koyamadim. Kemal su anda bana burada destek olabilecek tek kisiydi. Soyunmaya basladim. Gömlegimi, pantolonumu, kulodumu, coraplarimi tek tek cikardim. Cirilciplak Kemal’in önunde duruyordum. Sikim kalkmaya baslamisti. Elimi uzatip, “Ver de giyeyim bari...” dedim. 

“Dur bekle!” dedi, kemerini cözdu. Pantolonunun önunu acti. Yaragini cikartti, karimin kuloduna surtmeye basladi. Disarida azip da bosalamamanin acisini cikartacakti belli ki. Ara sira da bana bakarak, “Ohhh, Kerem karin tam sikilecek bir kari! Tam bir orospu!” diye fisildiya fisildiya 31 cekmeye basladi. Cok surmeden karimin kulotuna fiskirtti döllerini ve “Ooohhhhh!” cekti. Sonra da dölleriyle vicik vicik olmus kulotu elime verdi ve pantolonunu toplamaya basladi. Gulerek, “Giy hadi!” dedi. Öylece durdugumu görunce, “Giysene lan gavat!” dedi. 

Tek ayagimla mermer zemin ustunde dengemi saglayarak bir bacagimi gecirdim. Sonra da ötekini. Kulodu belime kadar cektigimde, Kemal’in ilik dölu sikime, tasaklarima bulasti. Bu nedense sikimin daha da kalkmasina neden oldu. Kemal’in bunu ayrim – nuans – baskaliketmesi ihtimalinden rahatsiz oldum. Kalkmis sikimin ucu karimin kulodundan disari tasiyordu. Arkasindaki ip ise popumun fasilasina girmisti. Kemal’in karsisinda gercekten utandigimi ayrim – nuans – baskalikettim. O ise bana bakip egleniyordu, “Dön söyle bir de arkadan bakayim!” dedi. Gayri ihtiyari dedigini yaptim. “Ohhh yavrum, göte bak!” deyip kicima bir saplak atti. Hafifce yana kactim. “Genc kiz gibi cilvelisin valla! Hadi ickileri götur gecikmeden, hayirsa kizacak Nusret bey sana!” dedi. 

Hakliydi. Ellerim titreyerek bardaklara Viskiyi, buzlarini koydum. Bardaklari Kemal’in verdigi tepsiye yerlestirdim, ona bir sey demeden arkami dönup, ustumde sadece karimin minik pembe kulodu oldugu halde, yalin ayak, serin mermerin ustunde yurumeye basladim. Kemal’in arkamdan halen baktigini biliyordum. Merdiveni cikarken kulodun surtunmesiyle Kemal’in dölu iyice bulasiyordu. Hole geldigimde kalbim tekrar hizli hizli carpmaya basladi. Odalarina yaklasiyordum. Icerden seslerini duymaya basladim. Seks sesleri degildi. Konusuyorlardi. 

Odanin acik kapisina geldigimde durdum. Onlarin odasina giriyordum, izin almam gerektigini dusundum. Beni hemen ayrim – nuans – baskalik ettiler. Nusret bey, “Gel Keremcigim!” dedi. Gec kaldigima kizmadigi icin sevindim. Yanlarina gittim, tepsiyi uzattim. Ama Nusret bey kendi eline daha yakin oldugumu ayrim – nuans – baskalik etti ve “Önce kadinlara sunulur!” dedi. “Haklisiniz, özur lisanerim!” deyip tepsiyi karima uzattim. Pelin bardagi alirken beni suzerek, sevimli bir tavirla, “Kocacim, cok yakismis kulodum sana!” dedi. Ardindan Nusret bey aldi ickisini. Bardaklarini tokusturup birer yudum aldilar. 

Nusret bey bana, sandalye cekip yatagin yanina oturmami söyledi. Dedigini yaptim. Diken ustunde, dimdik sandalyeye oturdum. Yatakta biraz daha dogruldular. Artik biz bize oldugumuz icin ustlerini örtmeye calismiyorlardi. Karimin guzel gögusleri ortaya cikmisti bile. Onlara bakmak istiyordum, ama Nusret Bey’den cekiniyordum. 

Nusret bey, “Kerem’cigim...” diye söze basladi ve “Durum söyle... Pelin’den cok hoslandim. Cok guzel, tas gibi, isveli, cilveli...” deyip, beni tartmak ister gibi yuzume bakti. Tepki göstermedigimi, can kulagiyla dinledigimi görunce devam etti, “Hadi daha acik konusayim. Karin sevismesini, sikismesini de cok iyi biliyor. Daracik amcigi var karinin... Bitirdi beni... Metresim olmasini istedim, karin da bunu severek kabul etti!” dedi. 

Bana sormadan kabul ettigi icin karima kizmama ragmen, karimin bu guclu varlikli erkegin metresi olacagi dusuncesi hosuma gitmisti. Bir yandan da bunun hayatimizi nasil degistirecegini, ne gucluklari olacagini bilemedigim icin korkuyordum. Yine de olumsuz bir sey demeye cesaret edemedim, “Siz nasil uygun bulursaniz...” dedim. Karim hislarimi biraz ayrim – nuans – baskalik etmis olmali ki, “Guzelim, ben senin karin olarak kalacagim. Cekinecegin bir sey hayir. Sadece Nusret beyin de kadini olacagim. Tabii bazen seninle olamayacagim. Ama onun karsiliginda luks, rahat bir hayatimiz olacak!” dedi. 

Nusret bey, “Sikinin haline bakilirsa hosuna da gidiyor zaten!” deyip guldu ve “Hadi itiraf et Keremcim, karinin pembe kulodunu giyip yanimiza gelmeyi kabul ettigine göre, karini becermeme, metres yapmama hic bir itirazin hayir senin!” dedi. Adam dogru söyluyordu. Karimin pembe kulodundan firlamis sikimle orada öylece oturmus, basimi sallayarak, az önce karimi siken adamin dediklerini onayliyordum. Kekeleyerek, “Seyy... Pelin ilk konutlendigimizden beri böyle davraniyor. Ben de onu kaybetmek istemiyorum. Alistim artik. Bir yerden nihayetra hosuma gitmeye basladi diyebilirim. Haklisiniz, baska erkeklerin karimi sikmesinden, karimi baskalariyla sevisirken izlemekten zevk aliyorum, ne yalan söyleyeyim...” diye icinde bulundugum durumu anlatmaya calistim. 

Bu sirada Pelin, örtunun altinda kalan elini kinetik ettirerek, “Aaaaa! Bu kocaman olmus yine!” diye kikirdadi. Eliyle o kocaman olmus siki oksadigini, kavradigini anladim. Nusret beye, “Hadi sevgilim, birak konusmayi artik! Bu koca seyi yerlestir bana!” diyerek kivrandi yattigi yerde. Nusret bey benimle konusmayi birakip karima döndu, “Bebegim, Pelin’im, sana doymuyor o kocaman sey!” dedikten nihayetra isterik karimin dudaklarina yumuldu. Bir yandan da eliyle memesini avuclamaya basladi. Ustlerindeki ince örtu kinetikleri arttikca aciliyordu. Karimin ciplak, guzel vucudu tamamiyle ortaya cikmisti. Nusret bey de ustunu örten nihayet kismini ittirerek uzerinden atti. 

Ilk defa vucudunun ne kadar killi oldugunu gördum. Yaragi cok heybetliydi. Kalin, uzun ve kapkaraydi. Cati arlarini görebiliyordum oturdugum yerden. Killi iri tasaklari da kapkaraydi. Karimin narin eli simsiki kavramisti yaraginin gövdesini adeta kacmasindan korkar gibi. Az nihayetra Nusret bey karimi altina aldi. Pelin bacaklarini fasilalayip dizlerini kaldirdi. Nusret bey eliyle koca yaragini tutup karimin amina dayadi. Dudaklarini karimin dudaklarindan ayirip gözlerinin icine baka baka ittirmeye basladi... 

Karimin yuzunde bir gerginlik oldu. Saatlerce girip cikmasina ragmen halen buyuk geldigi belliydi. Karim koca yaragi icine tamamiyle alir almaz bir, “Ohh!” cekti, ardindan bacaklarini kaldirip iki yandan erkeginin beline doladi. Kirmizi ojeli kucuk guzel ayaklarini birbirine dolayip kilitledi. “Seninim erkegim! Seninim! Kökle dibine kadar!” diye soludu arzuyla... 

Nusret bey zaten bekleyecek degildi. Killi poposunun karimin bacaklari fasilasina dogru alcaldigini seyrederken icim ciz etti. Karimin bir baska erkek tarafindan sikilmesini izlemekten aldigim buyuk zevke ragmen, kiskanclik ve burukluk hissu da hayir degildi icimde. Karimin aldigi zevki tekrar tekrar isteyecegini, ona baglanacagini biliyordum. Nusret beyin kalcalari asagi yukari kinetik etmeye basladiginda bu dusunceleri unutup önumde gerceklesen muhtesem ciftlesmeye konsantre oluvermistim. Yumusak baslayan kinetikler gittikce daha sert ve acimasiz oluyordu. Adeta Pelin’e aci vermek ister gibi sikiyordu artik. 

Pelin onun altinda zangir zangir sarsiliyor, soluk soluke inliyordu. Kirmizi ojeli kucuk ayaklari Nusret beyin killi poposunun ustunde firtinada sallanan yapraklar gibiydi. O kocaman yaragin biricik askimin amina girip cikmasini kipirdamadan seyrediyorum. Adeta buyulenmistim. Karim kollari yettigince ona simsiki sariliyor, dislerini sikarak altinda debeleniyordu. Basini iki yana sallayarak haykirmaya basladiginda geldigini anladim. Ama duramiyordu. Nusret bey de durmuyordu. Karim, “Yeter! Yeter!” diye yalvarmaya basladi. 

Nusret bey daha gelmemisti. Dakikalarca daha hayvan gibi sokup cikardi. Karim tekrar deliler gibi bagirmaya basladi. Yine geliyordu. Vucutlarin birbirine carpma sesine Nusret beyin kufurleri eslik etmeye basladi. “Amina koyuyorum kaltak! Daracik deligini sikiyorum! Amina kodugumun orospusu!” diyerek o da kendini kaybetmisti. Öyle guclu koyuyordu ki, karima bir sey olacak diye korktum. Karim artik ona sarilamiyor, altinda bos bir cuval gibi duruyordu. Az önce Nusret beyin beline kilitlenen ayaklarini salmis, adam yaragini dibine vurdukca bacaklari kukla gibi iki yana sallaniyordu. 

Sonunda Nusret bey bögure bögure karimin icine bosaldi. Butun agirligiyla, soluk soluke yatan karimin ustune yigildi. Sonra yavasca yana kaydi. Yumusamis, ama halen kocaman yaragi karimin amindan kayarak cikmisti. Piril pirildi. Sirt ustu uzandi. O da soluk solukeydi. 

Biraz nihayetra karimin guzel amindan Nusret beyin dölleri disariya tasmaya basladi. Gecenin kim bilir kacinci bosalmasi olmasina ragmen Nusret beyin döllerinin bu kadar cok olduguna sasirdim. Gözlerim, karimin amindan yavasca suzulen döllere kilitlenmisti. Kim bilir daha ne kadari karimin rahmindedir diye dusunurken, Nusret beyin yattigi yerden sesini duydum. “Amina kodugumun orospusu bitirdin beni!” dedi. Halen soluk solukeydi. Pelin’imin ise yanit verecek hali hayirtu, yari baygin kinetiksiz yatiyordu sirtustu. Diri, dolgun memeleri inip kalkiyordu sadece. Terden sirilsiklamdi. Los isikta parliyordu. Ter ve seks kokusu iyice sarmisti odayi... 

Ben sesimi cikartmadan onlara bakiyordum. Sikim de halen dimdikti, sizliyordu. Elime alip bosalmak icin deli oluyordum, ama bir yandan da kizacak diye adamdan korkuyordum. Nusret beyin, “Kerem, git bize birer bardak soguk su getir!” sözuyle kendime geldim. Konusacak halde degildim. Hemen kalkip odadan ciktim. Mutfaga dogru pur telas yururken, olanlari tekrar yasiyordum basmda. Hemen geri dönmek icin acele ettigimi ayrim – nuans – baskalik ettim. 

Odaya elimde tepsiyle geri döndugumde, Pelin daha tam kendine gelmemisti, bardagi alacak durumu hayirtu. Nusret beye icine buz da attigim soguk suyunu verdim. Kana kana icti. Karima tepsideki diger bardagi alip uzatti, “Bebegim, su ic, biraz kendine gel!” dedi. Yine o kibar beyefendi olmustu. Karim hafifce gulumsedi. Dirseklerinin uzerinde guclukle dogrulup, Nusret beyin elinden suyu icti. Bitap görunuyordu. Suyu icip kendini tekrar birakti, sirtustu, cirilciplak. 

Nusret bey bana dönup bakti ve gulumsedi. O an utandim. Karimin kulodundan firlayan sikimi görmustu. “Bizi sikisirken izlemek seni iyice azdirdi galiba Kerem. 31 cekmek ister misin?” diye sordu. Yuzune bakmadan utana utana basimi salladim. “Hadi cek o zaman! Karina baka baka cek! Haa, avucunun icine bosalacaksin. Bir yeri kirletirsen cok kizarim. Tamam mi?” deyip guldu. 

Tamam anlaminda basimi salladim. Avucuma tukurup, kuculmus haliyle bile benimkinden buyuk bir yaragin önunde 31 cekmeye basladim. Karimin, icinden halen döl sizan guzel kilsiz amina bakiyordum. Daha ikinci sivazlamada sessizce bosaldim avucuma. Herif yattigi yerden, bir cocugun yaptigi marifeti seyredermis gibi eglenmisti 31 cekmemden. “Hadi simdi git temizlen. Sonra su karsidaki kanepeye uzan uyu. Bir sey istersem uyandiririm seni!” deyip, yerdeki yatagin örtusunu firlatti bana. 

Efendisinin emrinde bir köle gibi emirlerine itaat ettim. Banyodan döndugumde ikisi de uyumuslardi. Cirilciplak yatiyorlardi. Adamin iri simsiyah killi gövdesi ile, ona simsiki sarilan karicigimin minyon narin bedeni ve bembeyaz teni cok guzel bir tezat olusturmustu. Basini adamin gögsune koymus, sari uzun saclari adamin gögsune dalgalar halinde yayilmisti. Eli, inikken bile hayli iri görunen sikin uzerinde, bir bacagini Nusret beyin ustune atmis, minik pembe amcigi, icinden suzulen zevk sivilari ve adamin dölleriyle halen islak islak parliyordu. Öyle guzel bir manzaraydi ki! 

Nusret beyin dedigi gibi, kanepeye uzandim, örtunun altinda buzulup uyudum. 

[Kerem] 

1 yorum:

  1. slm batuhan ben istanbuldan 0531 880 14 71 ateşli mutsuz EVLİ BEKAR DUL BAYANLAR aldatmayi merakediyosan ara tanısalım görüşelim gizlilik içinde buluşalım sınırsız sex yasayalım uzaklık ve yaşınız sorun degil sms watsap lina viber var mutsuzsan ara erkekler gaylar top aramasin

    YanıtlaSil